Pazar, Aralık 25, 2011

piraye


 icinde diyarbakir geciyo diye okuduk kitabi. yoksa ne yalan soyliyim kitabin yazarina ve yayinevine karsi bir onyargim vardi. kotu anlamda degil tabiki sadece ilgimi ceken bir tur degildi. ki okudukca onyargimin elle tututlur sebeplere dayanmasi hosuma bile gitti. kitabi anlatacak degilim. okumak isteyen okur. sadece bilinsinki ablam kiz kahramanini biz erkeklerin ustune cok guzel bir sekilde yerlestiriyor. masallah tum okul nerdeyse kizin pesine dusmus. diyarbakirla tanismasida kizimizin oraya gelin gitmesiyle gerceklesiyor.
diyarbakir dediysek hicde benim bildigim diyarbakir degil anlatilan. evet folklor olarak, yemek olarak, sive olarak benim diyarbakirimla ayni ama ekonomik olarak yuksek mertebeden bir diyarbakir ailesinin yanina goturuyor yazar bizi.
neyse standar oldugu uzere kitaptan sectigimiz cumlelerle yaziyi bitirip isimize gucumuze bakalim
-"dusunmek ayri sey duymak ayri"

+"benimkiler bir butunun parcalari. dusundugum gibi duyarim ben"
"yapabilirim, bu isin altindan kalkabilirim, diyecek gucu kendinde bulursan..... bizi dusunme! yasamini sekillendirecek tum kararlar sana ait olmali. ancak, arkasinda durabilecegin adimlari atmaya calis ki,sonradan degil bizi, kendini bile sorumlu tutmayasin"
"gordugum kadariyla; halay, diyarbakir kulturunun vazgecilmez bir parcasi. eglencenin otesinde, onlara var olduklarini duyumsatan, sevdikleriyle kaynasmalarini saglayan, iclerindeki ortak coskuyu disa vurmanin en iyi yolu. "
"beni asil sasirtan, haremlik-selamlik tarzinda ayri oturduklari zamanlarda bile, halay sayesinde ortak bir noktada bulusmalari; kadin-erkek ayrimi gozetmeden, omuz omuza kendilerinden gecercesine halay cekmeleri"
babanin notu: diyarbakir guzel baglar hanime lorke turkusunu dinlerken elimdeki balonun yerinede babaannemin yaptigi dugun mendillerinden hayal ediniz. halay basi olmasamda el kivrikliklari tam halayci gorunumunde

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder